Bilmem kaç yıldızlı otellerde yapılan o düğünleri hiç
sevmedim. Ortamdan samimiyetsizlik akıyor. Sonra o kokteyl zımbırtıları hele topuklu
giydiysem beni delirtiyor. Masayı bulmak ayrı dert, oturtulduğun insanların kim
çıkacağı ayrı dert. Birde sanki herkes birbirini eleştirmek, kulp bulmak için
hazır bekliyor gibi geliyor. Zaten bir de otelin salon kısmıysa işler iyice
kötüleşiyor. Bizim gibi Karadenizli aile olunca o göt kadar pist horon olayına
dayanamıyor. On metre karede horon oynandığı nerde görülmüş. O pistlerde zaten
twist oynayanlar için. Kalabalıksa fazladan konulmuş masalar yüzünden gelin
damat misafirleri dolaşamıyor, misafirler aman adam yerine koymadılar
muhabbetleri döndürüyor. Aynı sofrada hiç yemek yememişsin gibi herkesin
birbirini süzdüğü düğünlerden birinde bende o topuklularla eziyet çekerken tabi
ki tanıdık tanımadık herkesi süzdüm. Gerçi süzme işlemine kadar beni nereye
sürükledilerse gittim, 8313 tane el öptüm. Kıyıda köşede anne ve babamın
radarından saklanıp sindiğim köşede de milleti izledim. Kaynana geline nispet
yapar gibi beyaz giyen tek insan ki hatun fena taştı. Kendi düğün davetiyesini hazır
milleti bulmuşken dağıtayım diyenler şahin kesilmiş. Gözüme babam ve annemle
sohbet eden bir hatun kestirdim ki 27, 28 yaşlarında olduğunu tahmin ettiğim,
uzun, ince, sarışın biri. Elbisesine hele o derin sırt dekoltesine bayıldım. Babamlarla
ayrı masaya oturtulduğum için ilk bulduğum kuzenime oğluna kız bakan anne
edasıyla “şöyle güzel bir kız gördüm kim o kız tarafı falan mı, bekar mıymış?”
diye sordum. İlk kim olduğunu anlamadı sonra kızı gösterince gözlerini pörtlete
pörtlete “Yuh Lady! Yeşil o nasıl tanımazsın.” dedi. Beynim bir idrak edemese de
ilk aklıma gelen kaç yaşında ya bu oldu Çünkü benim hesaplarıma göre 35
olmalıydı ki 37 yaşındaymış. Kesin bu Ajda Pekkan ile arkadaş oldu. Anında instagramını
buldum ve açık söylüyorum bende o bacaklar olsa yaz kış götüme kadar açardım.
On yazlarında da bir oğlu var ama bikinili fotoğrafına dayanarak söylüyorum
çocuğu o değil ben doğurmuşum. Hatun kim? Benim kuzenim. Ciddiyim. Anasının
elini de öptürmüşler ama ne yengem ne o yanımdan geçse tanımazdım hani. En son
çocukken görmüştüm. Aynı şey ne yazık ki amcam içinde geçerli. Aslında en büyük amcam ve babaannemin ilk
eşinden olan oğlu. Hatta dedem evlat edindiği için amcamı soy isimlerimiz bile
aynı ama hep teğet geçtik birbirimizi. En son bu Yeşil bir milletvekilinin
oğluyla evlendiğinde düğüne alerjim yüzünde gidemediğimi hatırlıyorum. Yeşil`i de
hep duydum ama ne bileyim babam da bayramdan bayrama telefonlaşınca farklı
yerlerde yaşayınca fark etmiyor insan varlıklarını. Umarım Yeşili taş gibi
yapan tüm o genler babaannemdendir ve bende de kendini gösterir.
Not: Azimle sıçtım elbiseyi buldum. Gerçi zorda olmadı. Kabak gibi Elie Saab elbisesi değilse benzerini yapan biri, öyleyse o koca kaç para kazanıyor be demek istiyorum. Yuh hani.