Kevaşe herif. Piç. Allah belanı versin inşallah. Elin
kırılsın. Yok daha iyisi mi o elin götüne girsin. Ya nasıl insanlarsınız siz
ya. Bitmiyorsunuz dimi? Hayvan herif ya. Sizde bir annenin evladı değil
misiniz? Bıktım lan sizden bıktım. Ne var sen biraz insanlık belirtisi
göstersen de ben küfretmesem. Yine yeniden tacize uğradım. Hem de babamım
yanında. Sırf babam yanımda diye de sesimi çıkartamadım. Pantolon giymişim,
dekoltesi sıfır tshirt ki üstünde montumvar be. Sikik kafalı herif sadece yüzümde
makyaja dair tek şey olan ruj mu tahrik etti seni? Kırmızı olması suç tabi. En
iyisi üretimden kaldıralım dimi? Her şeyi geçtim ya bu ne cesaret babam
yanımdayken beni ellemeye cesaret edebiliyorsun. Ya arkadaşlarımla buluşacaktım,
sırf azıcık keyiflenmek için ruj sürdüm. Babamda küçük bir işimizi halletmek ve
bu arada beni bırakmak bahanesiyle benime geldik. Arabadan indik yürüyoruz
otuzlu yaşlarda bir it babama doğru kafamı çevirmiş konuşurken kıçımı elledi.
Öyle kol çarpması falan değil baya şap diye. Arkamı döndüm birde baktım bir
yandan yürüyor bir yandan kafayı çevirmiş sırıtıyor. Babam yanımda diye tek laf
edemedim. Allahtan fark etmedi, o sıra yürürken sigara yakmaya uğraşıyordu.
Biliyorum fark etse adamın üstüne gidecek ama adam elli yaşında ne kadar
sağlıklı da olsa ne olcağı belli olmaz. Hem eski babam değil ki. Yaşlanıyor.
Saçları beyazlamadı göbeği yok diye hala genç gibi gelse de adam elli yaşında.
Ya bir şey olursa ona. Bilirim benim için o adamın ağzını burnunu dağıtır ama
ya bir terslik olursa. Yoksa ben biliyordum o herifin ağzına sıçmayı. Kusura
bakmayın ama ben tacize göz yumamam. En son popomu elleyen herif gözünü
karakolda açtı. Nefret ediyorum sizden ellerinizden. İğrençsiniz.
22 Ekim 2016 Cumartesi
14 Ekim 2016 Cuma
götünde ayılar kamp kursun sevgilim
Kamp fikren sevdiğim, yapan insanlara özenerek baktığım bir
olay. Topla çadırını dünya senin. Gez, gezerken gör ve üzerine eğlen daha ne
olsun. Daha önce babamlarla birkaç kez yaptık ve ben insanların burnundan
getirdim. “Çok sıcak, böcek var burada, sıkıldım, şarj da bitti, off poff”
Annemle babam zavallılarım ne yapsınlar belki bir gün çocuklar karışmış diye
biri çıkar gelir diye bekliyorlar. Bense tüm bunları unutup yalvardım yakardım
gerçekleri çarpıttım izni kopardım. Jokerle kamp yapacağız diye nasıl mutluyum.
Herkesin paylaştığı o romantik fotoğrafları yaşayacağım. Hatta bende istiyorum
ama çekmesi için yanımda üçüncü kişiyi taşıyamam, makine sabitleme ayarla pozu
içinde fazla üşengecim. Adam inşaat mühendisi çadırı beş dakikada kurdu, bana
kalsa kuramaz sazdan barınak yapardım. Gerçi çadır kuramayan adamın yaptığı
barınaktan anca Barbie evi olur. Her şey uyuma vaktine iyiydi. Ayaktayken soğuğu
bir şekilde atlatıyorsun da, uyumaya çalışırken o soğuk sende sürekli çişim
var, altıma kaçırırsam of buralar hep kokar düşüncelerine sürüklüyor. Zaten
insanın götü donarken, bacaklarını rahatça açıp yastığına sarılamadığı o uyku
tulumunda uyku mümkün olmuyor. Ofladım pufladım Jokerin kılı kıpırdamayınca
söylenmeye başladım. Ben söylenirken baktım adam rüya görüyor en son
tekmeleyerek uyandırdım kalk gidiyoruz götüm dondu dedim. Evime döndüm sıcak
yatağıma girdim demek bende isterdim ama nerde bende o sevgili. Bu saatte araba
kullanamazmış, annemler telaşlanırmış. Anam babam asıl ben soğuktan ölürsem
telaşlanır desem de dinlemedi. Sonunda çadırı bırakıp arabada yattık. Gözüme
gram uyku girmese de sıcaktı. Tüm hayallerim bok oldu bari güneşin doğuşunu
birlikte izleyelim dedim aldığım tek cevap “horrr” oldu iyi mi? O gün bugündür de
yataktan çıkamadım, yediğim iğneler popomu süzgece çevirdi.
Etiketler:
ben,
blog,
günlük,
ilişki raporu,
Joker,
kamp,
kişisel blog,
kişisel post,
sevgili
4 Ekim 2016 Salı
çikolata mıyım baklava mıyım ben be
İki yıl fark olunca tabi anasını da tanıyorsun danasını da.
Nil kuşu düğün düğün geziyor Aslan ile. Bana gelirsek ben evimde oturuyorum.
NilKuşu sülaleyi sayarken ben iki kardeşi var işte diyorum. He diyeceksin
istedin de tanıştırmadı mı? Yok valla ben anasıyla babasının fotoğrafını bile
merak edip bakmadım. Instagramda rastlamasam bilmezdim de. Adamdan bir seni
seviyorum duyamamışım anasına el öpmeye mi gideceğim? Doğal olarak ben
özellikle ailesinin katıldığı hiçbir düğüne gitmiyorum. Bunlarda da ne arkadaş
gurubu varsa anca evleniyorlar ve hepsi bir başka ilde. En son düğün Antalya da
oldu, burada kalan bir ben oldum. Bu gidince anneannesi beni sormuş. Kadında haklı
torunu kimle düşüp kalkıyor bilsin. Yerinde ben olsam kızın anne kızlık
soyadına kadar sorardım. Açmış telefonunu
bir fotoğrafımızı göstermiş, annesi de bakınca olan olmuş. Kadın “Üzerindeki
senin tshirtün değil mi?” demiş. Hayvan herif göstere göstere o fotoğrafı
göstermiş. Kadın kim bilir hakkımda neler düşünmüştür. Zaten ne zaman biz evde
oturursak hissetmiş gibi arıyor. Bizimki dışarda olsak “Dışardayım” diye
kestirip atarken, evde olduğumuzda “Lady ile evde takılıyoruz” diyor. Bir gün
dayanamayıp ağzının ortasına elimin tersiyle yapıştırıp erkeğe şiddet
uygulayacağım. Ne takılması be! Kadınla tanışmak istemiyordum artık yolda
görsem Nas okur kaçarım. Halbuki valla masumdum. Giydim ama çok terlemiştim,
terli tshirtle oturmak istemem. Of fotoğrafta da bir çirkinim sormayın. Ne
dediler diye sordum “Tatlı kız” demişler. Bu mu yani? Fark ettiyseniz “aa ne
güzel, hoş kız” falan değil. Tatlı ne ya. Kalbi kırılmasın diye geçiştirmek
gibi bir şey.
Etiketler:
ben,
blog,
günlük,
Joker,
kaynana derdi,
kişisel blog,
kişisel post
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)