Çalışmak istemeyen bir insanı istediğiniz kadar zorlayın onu
çalıştıramazsınız. Bilgisayarın başında oturur siz geldiğinizde sayfayı
indirir. Bilgisayar gözetliyorsanız, sınırlıyorsanız elindeki telefonla oynar,
milyon defa sigara molası verir, orda burda dolaşır ama o gün çalışmaz. Tatil kafasından
bir türlü çıkamadım desem ilk günden iki saat geç çıkınca omurilik soğanından
vurulmuşa döndüm, dengem şaştı. Bugün içinde çok işim yok diye akşamdan oturdum
işlerimi bitirip patrona bahane bulmak için Sidikli ile kafa patlattık. Regl
sancım çok gelemiyorum dersem erkek kafasıyla bir stop düğmesine basar tamam
der diye düşündüm. Sabah elimdeki birkaç işle ilgili mail attım ardından adamı
arayıp ben işe gelemiyorum dedim. Sebep sorunca da “Ben bugün gelsem de
çalışmam, çalışıyormuşum gibi yaparım. Cidden gelmek istemiyorum" dedim. İlk bir
manyak mısın falan dedi bende “Zorlarsanız regl sancım var diyeceğim” dedim. En son ne halin varsa gör iyi bayramlar gibi bir şeyler dedi. Kovulma falan umurumda
değil açıkçası. Her işi yetiştiriyorken boş boş oturmayı ne seviyorum ne de bu
kadar fazla fazla çalışırken ofise hapsolmak istiyorum. Hava bu kadar güzelken
fırsatı değerlendirmek istedim. Sidikli ile Çengelköy`de kahvaltı yaptık. Peynirli
cevizli ve peynirli soğanlı tam buğdaylı börek favorim Çınaraltı`na
gittiğinizde hemen ordaki börekçiden alıp denemeyen altın olsun. Kalori umurumda
değil derseniz azıcık dolaşıp ordaki çikolatacıyı bulabilirsiniz. Balıkların hafıza
durumu ne bilmiyorum ama inanın yerin adını hatırlamıyorum. Ordan Kadıköy`e
geçip sokaklarda dolandık. Yalnız bu Ali Usta dondurmanın topunu yakında çeyrek
fiyatına çıkaracak belli. Hayır belki ben çok yiyeceğim sürümden kazanayım da
demiyor. Ve son durak Eminönü. Kurukahveci Mehmet Efendi`siz şehir turumu olur
be. Lokumdan çok haz etmem ama kahve aldıktan sonra mısır çarşısında Malatya
Pazarı var orda ki çifte kavrulmuş lokumları deneyin derim ben. En sevdiğim
şeylerden biri böyle o Mısır Çarşısıdır, Eminönü’nün arka sokaklarıdır dolaşmak. Gezi yazarlığına soyunmadım, reklam yapıyorum. Şaka tabi,
asıl mesele vapur. O modern vapurlardan nefret
ediyorum. Ben böyle yanlarında oturma alanı olan vapurlara bayılıyorum. En büyük
zevklerimden biri oraya oturup ayaklarımı demirine uzatmak. Son kalanlarına
dokunanın anlını karışlar, isyan ederim.
O yeni vapurları ben de hiç sevmedim ya. Şekil olarak da kaba dizayn olarak da hiç rahat değil. Yalnız iş durumu bende de aynı son zamanlarda resmen gitmek istemiyorum o kadar zor geliyor ki çalışmak. Bütün yaz canım çıktı ses çıkarmadım şimdi isyan ediyorum :/
YanıtlaSilYeni vapurları görmedim sanırım
YanıtlaSilBenim en sevdiğim vapur Eminönü Kadıköy hattında Paşabahçe idi
yeni vapur bana demk gelmedi galiba
YanıtlaSilbörekler denenir
YanıtlaSilyok sersem gözüm çıksın
Ali Usta,bana göre namını hak etmiyor. Vallahi,adam iş yerimin neredeyse dibinde ama gitmiyorum bile ve evet fiyatlar abartı boyutunda.
Herkes arada işi kırıp ruhunu nadasa bırakmalı
Takdir ettim ,şapka çıkardım vallahi :p
Sevgiler
Yeni vapurlar çok çirkin bence de, hoşlanmıyorum :/
YanıtlaSilBenim de binebilecek bir vapurum olsa diyeceğim ama sonra Ankara diyorum geçiyor :D Oralara gelince kim varsa kapısını çalacağım beni gezdirin diye haberin olsun :D
YanıtlaSilBir ankara da benden gelsin :))
YanıtlaSil