Bazı altın kurallar vardır. Kimseye güvenme. İlla güveneceğim
diyorsan da bunu hemen yapma. Kimseye sırtını yaslama. Herkesle tüm sırlarını
paylaşma. Ama işin kötü tarafı bu altın kurallar seni yalnızlaştırır. Sonunda
bu böyle olmaz diyorsun ve yavaş yavaş içine birilerini sokuşturmaya
başlıyorsun. Ama hala dilin kimseye güvenmem ayaklarında. Öyle güveniyorsun ki ne
dese kapandaki peynire koşan fare gibi
atlıyorsun. Ama dilin hala ne bok yediğinin farkında değil. Aynı masaya
oturuyor, birlikte gülüp eğleniyorsun. Hala sakladığın bir şeyler var ama
tahmininden daha çok şey dökülmüş ağzından. Sonra zaten fedakarlıklar başlıyor.
“Ah cicim arkadaşım tabi ki.” Çünkü siz arkadaşsınız, dostsunuz. Gün geliyor
sizin ona işiniz düşüyor. İlk önce “Tabi ilgilenirim ama sabah olmaz mı? Bugün
işim var yarın yaparız? Takma kafana ya halledeceğim. Şey ben mi hım işim vardı
ama. Ya canım müsait değilim.” Nazikçe siktir git diyor ama anlayana. Sen değil miydin ben güvenmem etmem
diyen. Sırtımı kimseye yaslamam. Al işte
daha minnacık şeyde duvarın üflemeyle yıkıldı. Kurt senin sazdan evini bir
üflemeyle yıkar da götün açıkta kalır, haberin olmaz. Yalnız kalsaydın içinde
en azından kikirderken aklına “İnşallah şu sürtüğün işi düşer de kıçımı büyülteceğim,
senin için kaldıramam” gibi tek taraflı diyolaglar gelip durmaz. Sen kendi
kendine konuş dur. Sinek vızırtısı değilsin haberin yok. Bu da bana ders olsun.
Azıcık büyüdük diye hayat dersi bitmiyor ki.
Hiç kimseye güvenme mantığıyla hayat geçmiyor ne yazık ki. Etrafımızda bir sürü insan var ve birilerine güven duymak zorunda hissediyoruz kendimizi. Sanki bir tür ihtiyaçmış gibi. Sonra da üzülüyoruz işte. Bunun önlemi olsa keşke. Yaşayarak öğrenmesek ama malesef :(
YanıtlaSilAlarm taktırsak. =) İhtiyaç işte... Akıllansak yine bir şey değil. Ama insan bir kez inanınca kafada ki şüpheleri hep susturuyor hiç konuşturmuyor.
SilDürüst ve samimi duygularla oluşur güven.Bunu ancak akıllı ve özgüveni olan insanlardan görmek önemlidir.
YanıtlaSilCeren çocukluk arkadaşım bu. Ona da sırtımı yaslayamayıp güvenemeyeceksem ne olcak halim.
SilÇocukluk arkadaşınsa olduğu gibi kabul edip üzmeyeceksin güzel canını.Üzülmemek için arkadaşlıklarında seçici olacaksın.Ama bir de şöyle bakarsan olaya ilişkilerimizdeki olumlu olumsuz her olay hareket biraz bizim olgunlaşmamızı sağlamaz mı?
SilHep haklısın. =) Olduğu gibi kabul ederim ama insan bazen önemli hissetmek istiyor. Yanımda olsun istiyor. Yoksa ben ona bunu yapmışım o bana bunu yapmış diye çetere tutmuyoruz. Lafların kulağıma küpe olsun. Olgunlaşırken keşke hep iyi şeyler olsa.
SilCidden arkadaş diyebileceğin insanlar çok nadir çıkıyo hayatına yeri geliyo yıllar giriyor araya ama o hala bıraktığın gibi..
YanıtlaSilO yüzden hiç sıkma canını birgün öyle biri çıkacak illaki o zamana kadar birazcık daha dikkatli ol yine de sen ;)
Cidden arkadaş diyebileceğin insanlar önemli. Şanslıyım ki araya yıl girip bir bok olmamış gibi devam ettiğim insanlar var. Şanslıyım ki bir elin parmaklarından çok arkadaşım var ama anlattığım insan benim için çok değerliydi. Galiba o yüzden çok kırıldım. Bu ara pek bir hassasım. Off ya da çok mu büyültüp haksızlık yapıyorum. Ee yani Şeyma ayak üstü kafamı karıştırdın.
SilBen kendime de böyle yapıyorum işte :D
SilHaksızlık yaptığını düşünmüyorum şu yazına bakarak çok net söyleyebilirm ama çok değer evriyosan bir anda silme derim..
Kıyamam ki zaten ona. Silme nerde kaldı.... Ben o kadar özveride bulunurken istediğim nadir istediğim omuzda elde yanımda olsun.
Silayyy işte bak hiç kimseyi yaklaştırma en rahatııı :)
YanıtlaSilsetime bir set daha eklemem lazım o zaman. pek güçlü duramaz oldum bu ara =(
SilGüvensek olmuyor, güvenmesek olmuyor ya. Güvenmesek iyice yalnızlaşıyoruz, güvensek de zaten ağzımıza sıçılıyor dediğin gibi. Ama Dördüncü Tekil'in dediği gibi güvenmek de ihtiyaç olunca zaten yapacak da bir şeyimiz kalmıyor :/
YanıtlaSilAzıcık ipucu verseler bari. Bir kendimi alıştırırdım.
SilMalesef,çoğumuz böyleyiz. Yaşamadan anlaşılmıyor ama yaşayınca da tecrübe oluyor,iyi oluyo ;)
YanıtlaSilYaşarken pek hoş durmuyor. :(
Sil