10 Ekim 2014 Cuma

o elin belimde ne işi var?


Birinci sınıfta her üniversitede bölümlere özel tanışma bilmem neleri oluyor. Hemen hemen her sazan birinci sınıfta buna atlıyor. Bizde pek kaynaşma meraklısı hocalar yüzünden üst sınıfları dahil ettikleri bir tanışma merasiminde Bay Uzunla tanışma şerefine eriştim. Sorun şuydu ki o kadar çok kişi ile konuştum ki yanıma gelip benle konuşan bu çocuğun adını unuttum. Bay Uzun`dan ilk gördüğüm an itibariyle komik bir söz ama deli gibi hoşlandım. Hoşlandığın çocuğun adını nasıl unutursun demeyin, karşınızda teyzesinin adını unutmuş insan var. Hatta arkadaşına dönüp benim adım neydi diye soran. Uykusuzluğun yan etkileri işte. Sonra ben adını aradım taradım bulamadım. Bayan Bilgisayar duruma müdahale edince çocuğun tc`sine kadar bulduk. Okulda ona olan aşkımı bilen bir tek oydu. Çocuğun ders programını çıkarıp benimle birlikte orda burda bekleyende bir tek oydu. Karşılaşma olasılığımız olduğu günlerde aynanın başında bolca vakit geçirirken, olasılığın olmadığı günlerden merhaba yataktan yeni kalkmış kız modeli. Onunla tanışmak içinse kendimi paraladım. İçimdeki fırsatçı sürtük ortaya çıktı. İnsanları Bay Uzuna giden basamak olarak görmeye başladım. Üst sınıfların kademeli olarak hepsiyle tanıştım. Her yerde karşısına çıktım ama o zamanların meşhur hareketi face`den eklemeye cesaret edemedim. Sonunda bunlar okulların düzenlediği gezilerden birine katılmaya karar verdiklerinde olay kulağıma geldi. Arkadaşlarımı ikna edip olaya dahil oldum ve şans yüzüme güldü. Aynı otobüs de iki sıra arkama kuruldu. Dışardan dünyanın en cool adamı, kendini en beğenmiş adamı duran adamından hoşlanmıştım ben. Öyle kendini beğenmiş tavırlı haline rağmen. İki sıra arkamda oturan eğlenceli, geveze herife ise aşık oldum. Yaptığım her şey onun için olmuştu. Beş gün boyunca deyim yerindeyse kıçından ayrılmadım. İsteğim gözüne gözüne kendimi sokmak ama onun benle ilgilenmesi. Benim ondan hoşlandığımı anlamaması. Salak işte. Sanki aylardır gölge gibi izlemenden anlamayacaktı. Bazen çok salak olabiliyorum. Arkadaşlarımı bildiğiniz kendi amaçlarım uğruna kullandım. Reklamcı`nın, Nil Kuşu`nun Sarı`nın kafasınıBay uzunla doldurdum. O beş günde söylediği her sözü defalarca anlattım. Saçımla oynadı, iki çift iltifat etti diye sevinç çığlıklarımla Reklamcı`yı sağır ettim.  Hayatımda ilk defa o gidiyor diye gece kulübüne gittim. Annemler aramasın dışardayken diye Sidikliklimle A B ve hatta C planı yaptım. Arkadaşlarımı yalvar yakar sürükledim. İyi yanıysa sabaha kadar onunla dans etmek oldu. Kötü yanıysa beş dakika yanımdan ayrıldığında başıma gelmeyen kalmadı. İlk bir el belime sarıldı. Kafamı yavaşça eğdim baktım bu eli tanımıyorum dedim. Arkamı döndüm salağın biri bön bön suratıma bakıyor. Şu Bay Uzun`a giden yolda edindiğim arkadaşlar benim çıkar güttüğümü bilmeden gelip beni salağı kollarından zorla söküp, küçük çaplı aksiyon yarattılar. Alkolün etkisiyle zırlamaya başlayan Bayan Bilgisayar hoşlandığı çocuğun adını sayıklamaya başlayınca lavaboya yöneldik ama kolumdan biri çekince kızı kaybettim. Sonunda hava alırken buldum. Bizi  arayan milletten habersiz. Bay uzun bizi bulduğunda ilk defa biri beni azarlıyor diye sevindim. Çok psikopatça dimi?
Bende ki psikopatça bir takıntı mıydı bilmiyordum. Çoğu zaman bir saplantı olduğunu düşünüyordum. Halan evet belki diyorum ama şu bir gerçek ki hala zaman zaman  düşünüyorum. İlk defa cidden birinden hoşlandım. Ama bir çok keşkem var. Keşke Bayan Bilgisayar`ı dinlemeyip kendimi geri çekmeseydim. Keşke sonunu görecek kadar cesaretim olsaydı. Keşke döndükten sonra her şeyi olduğu gibi bıraksaydım. Keşke bu kadar zorlamasaydım. Keşke anneme verdiğim her sözü tutmasaydım. Belki o zaman aklım daha çok başımda olurdu. Keşke onu rüyamda görüp, uyanıp şu satırları yazmasaydım. 

11 yorum:

  1. Keşkelere takılmayın. Ama demesi kolay tabii... :/ :)

    Ben de beklerim bu arada, her zaman. :)

    YanıtlaSil
  2. Hayat keşkelerle ilerlemiyor ki..
    Bazen geçmişi olduğu gibi bırakmak gerek..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. aklına gelmezse karşına çıkmazsa harika da.. off zor yaa :(

      Sil
  3. benden bize yaşlı bir dünya masalı
    çalmayan bir saatin uyandırdığı zaman

    YanıtlaSil
  4. Yaa keşke deme ama :(
    Bu şekilde yaşanması gerekiyomuş.

    YanıtlaSil
  5. her yaşanmışlığın bir getirisi oluyor insana,
    keşke demek insanı daha da olumsuz etkiler,
    o yüzden çok düşünme, üzülme..

    YanıtlaSil