Facebook zamanında baya popülerdi. Şimdilerde yılda yaz ve
kış olarak iki defa profil resmimi değiştirdiğim, online olarak bir kez bile
kullanmadığım bir olay. Ama bundan üç yıl önce başında oturup Bay Uzun`u
beklediğim zamanlar olmuştu. Bitirme projemle de Facebook`un popüler
dönemlerine nostaljik bir ziyaret gerçekleştirdim. Kendime proje seçtim,
hocamın kapısını çaldım. Adamda iyi niyet gösterip daha önce bu alanda çalışan
bir arkadaştan yardım almamı söyledi. Çocuğun telefon numarasını verdi. Bende
kimim, neyim, ne istiyorum yazdım, mesaj attım. Dönmedi geri baya bir süre.
Aradan birkaç gün geçti küt mesaj. “Ne yüzle mesaj atıyorsun.” Ben ve yüzümün
nesi var ki? Tanımam etmem, mala bak ya. İstemiyorsa yardım etmek, der işim
gücüm var. Tabi ben sinirlendim bunları kibar dille yazdım. Kibar yazdım çünkü
hala içimde bir umut var. Tatlı dilli yılan oluyorum ve o bana yardım ediyor.
Bana güldü sonrada “Yine unuttun dimi? Birazdan da adımı sorarsın sen.” dedi. O
kadarda değil hoca söyledi adını dedim içimden. Hemen Whatsapp`a attım kendimi.
Adama bir yerden tanıdık geldi, Face`e koştum. Adam arkadaş listemde. Oturdum
düşündüm ne yaptım lan ben buna diye ama yok aklıma gelmiyor bir şey. Annesini
kesmedim, enseye şaplak atıp kaçmadım. Sonra nerden geldiyse aklıma Face`deki
mesaj kısmını açtım. Ve o an dank etti. Bu salak üst sınıf diye çıkarcı ben
kabul etmiştim. Lisede ki hocam üst sınıflarla kanka olun, sınav sorusu, hazır
proje elinizde olur dedi. Ehh tabi birde Bay Uzun`a giden yolum üst sınıflardan
geçince ekleyen her üst sınıfı kabul etmiştim. Gayet canım arkadaşım modunda
takılıyordum ama bu fazla ısrarcıydı. Tamam belki azıcık flört etmiş olabilirim
ama can sıkıntısından. Bay Uzun sümüğünü atmıyordu o ara ve ego denen şey tuvalet
paspasına dönmüştü. Bende bu uğurda biraz kurban verip, sona doğru yaklaşırken
beddua almadan, nazikçe yol veriyordum. Bu da o kurbanlardan biriymiş meğer ve
anlaşılan beddua etmişte. Yoksa 3 yıl oldu, bu ne kin! Olanda aslında şu.
Bölümün düzenledi bir seminerde öğrenci ameller olarak bizleri seçen hoca
yüzünde oldu her şey. Bütün gün götümde dolanan bir tip vardı o gün. Bende o
anda Uzun`un götünde dolandığım için fazla kuyruk sinirlerimi bozuyordu. Üstüne
üstlük birde sürekli adımla sesleniyordu. Ben adını bilmiyordum ve ayıp olmasın
diye de sormadım. Sonra bizim Bedduacı eleman faceden yine yazdı, ayağın nasıl
oldu diye sordu. “ayağı mı? Sen nerden biliyorsun.” Topuk özürlü ben ayağımı
burkmuştum. Bay Uzun bir şey olmaz deyip geçmiş ama dıdığının dıdığsı
ilgilenmişti. “Ee bütün gün birlikteydik” dedi. “aa sende mi ordaydın” evet
ordaymış. Malumunuz kuyrukta buymuş. Ben tabi bunun bir kez açıp fotoğrafına
bile bakmayınca doğal olarak tanıyamadım. E Uzun varken gerisi benim için satır
arasıydı ne yapayım. Ben sonra özür dileyince geçti sanmıştım ama çocuk onunla
dalga geçtiğim konusunda ısrarcı. Gururunu kırmışım. Bile isteye yapmadım ama
bir bilse ben bundan daha beterlerini gördüm. Hayır bilsem ilerde işime
yarayacak ona göre yatırım yapardım. Şimdi öyle ortada kaldım.
ha ha ne komik anlatmışsın yahu :D amaaann bee niye ortada kalacakmışsın :p sana dileğim bir tavşan ve bir de tavşan kuyruğu çıksın karşına belki daha sevimli gelir tavşan kuyruğu bu kez ona yatırım yaparsın ;)
YanıtlaSilne güzel yardım edecekti ödevime bitirecektim erkenden. bence karşısına domuz çıksın onun. kindar pislik yaa
Silyine çok güldüm :) yazılarını özlemişim :))
YanıtlaSilBizde seni özledik. daha sık yazsan ? :D
Silkorktum :p
YanıtlaSilbenden mi ama neden ki :D
Silne yüzle yaziyorsun haha :D eline firsat gecince ayari basmis, ama cok güzel yazmisin, masum bir seytan cik gibi ;)
YanıtlaSilbu anı bekliyormuş resmen. ne vardı sanki azıcık yardım etse :D
Sil:))
YanıtlaSilnasıl kinci insanlar var ya..:)
halbuki ben masumdum :D
Sil